MUSİC Player

14 Mart 2020 Cumartesi

Mektup

Zordu sana ulaşmak o yıllarda.. Ve sonraları hatırlamak bile güçleşti..

Çocukluğumda karlı zirvelerde yalnızlığını tutkuyla yaşayan bir adamdın benim için.. Kimseyi yanına yaklaştırmayan, pamuklara sardığın o duygusallığını asla göstermeyen.. Yaşadığın zirvedeki kayalar kadar sert.. keskin... hırçın.. ıssız...

Yanında sevgiden ya da nefretten eser yoktu.. Nefret etmezdin ama sevemezdin de.. Arafta kalmıştın..
Muhtemelen seni hırçın yapan o hissizlikti.. Madem hissedemiyordun bunu kimse anlayamamalıydı... Hissediyor gibi de yapmadın. Sadece... Yok saydın.....
Herkesi.. ve  oğlunu...

Dükkanındaki tabelada yazsa da adım bile yoktu senin için.. Ben 1 numaraydım.. Arkadaşlarına öyle tanıtırdın..
O çocuk ana rahmi dışında hiç 1 numara olmadı baba.. Kimi için adam, kimi için serseri, kimine göre ıssız, kimine göre deli oldu.. Ama hiçbir konuda 1 numara olmayı dert etmedi.. Hakan olmaktı önemli olan... Biraz Haldundan biraz Aynurdan, çokça kendi vicdanı, deneyimleri ve gözlemlerinden..

Az çok becerdim..

Beceremediğimse.. Tüm babasız büyüyen çocuklar gibi boş bıraktığın yanımı kendim doldurmaktı.. Bir kadın nasıl sevilir, çocuk nasıl istenir, yalnızlıktan nasıl vazgeçilir bilemedim.. Sevdiğim kadınlar için bir muamma, aile fikrine yabancı oldum..

Arafta kaldım baba..

Seninle ilgili aklımda kalan tek duygusal sahne beni askerde ziyaret ettiğinde sıkı sıkı sarılıp hıçkırarak dakikalarca ağlaman.. Ben orada söyleyemediğin cümlelerin tümünü duydum ve özrünü başını okşayarak usulca kabul ettim. Ama huylu huyundan vazgeçemedi değil mi...

Şimdiyse bıraktığın o karlı ıssız zirvede nöbetini devraldım..

Senin kadar hırçın değil, ama en az senin kadar tutkuyla bir başımayım..

Senin gibi.. Ardımdaki çocuklarımı dert etmeden.. Neredeler, nasıllar diye meraklanmadan...

Bir farkla...

Benimkiler hiç doğmadı baba.....