MUSİC Player

30 Ocak 2013 Çarşamba

Yağmurlu Amazon...



Almanyada yaşayan yalnız bir kadındı..
Uzaklaştıkça küçüleceğini sanmıştı yalnızlık hissinin. Oysa küçültmek istediği, dünyasıydı belki de.
Köpeğine sarılmış tavana bakıyordu.

Kendi kendine,
-Mutlu muyum? diye fısıldadı...
Yanıtı ezberlemişti zaten.. Tüm ezber yanıtlar gibi, hissedilmeden çıkıverdi.
-Elbette! dedi.. Neden olmayacakmışım.. Evim var, gelirim iyi, karışanım, hesap soranım yok. Kızım da ben de sağlıklıyız.. E daha ne....
Bir an duraksadı..
-Bu soru-yanıt ne o halde?

Sonunda, ansızın, sorması gereken asıl soruyu sormuştu kendi kendine.. Buna hazır bir yanıtı yoktu.. Bocalamıştı...

Tüm kendi başına ayakta durmak zorunda kalan kadınların yaptığı gibi, hissizleşmeye, miş gibi hissetmeye ihtiyacı vardı.
Yıllar önce kalkanını kuşanmıştı amazon. Ağır, sert, çelik zırhı, yıllardır öylesine sıkı tutuyordu ki, o uzun, dişi parmakları titriyordu artık yorgunluktan.. Kendi kabilesi için varolmuş gibiydi. Varoluş nedeninin bu olmadığını bildiği halde, yaşadığı bir adanmışlıktı. Ailesine, erkek arkadaşlarına, kızına, köpeğine...

Son ağladığı tarihi hatırlamıyordu mesela.. O adama telefon edip, seni çok özledim dediğini... Şüphelendiği için değil, hoşlandığı için gözlerinin tam göbeğine baktığını...


Kapı çaldı..
Zorlukla kalktı, kapıyı açtı. Gelen en iyi arkadaşı Ingrid'ti.
Kahveler yapıldı, salona yerleşildi..
Birden,
-Ingrid ben mutlu muyum? diye sordu.

Ingrid dikkatlice baktı..
Vereceği yanıt birşey değiştirmeyecekti nasılsa..

-Sence?..........

Ürkmüştü....

Dışarıda yağmur başlamıştı........